HAYIRLI OLSUN!

Elazığspor bu sezonun ikinci teknik direktörünü buldu.

Okan Buruk, Elazığspor’un teknik patronluğuna getirildi.

Okan Buruk için tarihi bir fırsat ve deneyim.

Ya Elazığspor’u yukarı taşıyarak Türkiye’nin gündemine oturacak ya da daha hazır değilim diyecek!

Elazığ, Okan Buruk’a büyük bir kapı araladı. Yani Okan Buruk’un penceresinden olaya bakarsak; Okan Buruk için büyük bir şans. Bu şansı belki yıllar sonra alt liglerde elde edebilirdi; fakat Elazığspor bunu altın tepside Okan buruk’a sundu.

Okan buruk kişiliği dört dörtlük bir insan. Dürüst ve açık sözlüdür. Takım içerisinde birliktelik kurarsa, bir aile sıcaklığı takıma kazandırırsa başarılı olmamamsı için hiç bir neden yok.

Bu arada bir şey daha açıklığa kavuştu; yönetimin niyeti oldukça açık bir şekilde belli oldu.

Sanırım niyeti şudur; “Gerek futbolcu transferi için, gerekse teknik direktör için fazla para ödemeden kendi bütçense göre ligi götürebildikleri kadar götürmek..

Takım, Süperlig’de kalırsa, Elazığspor, gelecek yıla maddi yönden daha güçlü girer. Yok, düşerse fazla borç batağına batmadan birinci lige düşer ve orada iddialı bir takım olarak yoluna devam eder!”

Yapılan transferlerde ben bunu okudum.

Doğru mu, yanlış mı? Diye sorarsanız; bana göre doğru!

Gerçekçi!

Hiç değilse umut tacirliği yapılmıyor! Kimseye hayali vaatler verilmiyor.

Hiç dolandırmadan, olmayacak hayallere kapılmadan böyle bir karar alındıysa, saygı duymak gerek!

Yoksa Okan Buruk gibi Süperligde hiç tecrübesi olmayan bir teknik direktör zor durumdaki bir takımın başına getirilmezdi.

Takımda otorite ve düzeni kurabilmesi de a akıllarda soru işareti!

Bu yazdıklarımıza kızanlar olabilir ama bu da bizim gözlemimiz! Hayallerle puanlar alınsaydı, sloganlarla maç kazanılsaydı, iç sahada yaptığımız maçların hepsinden üç puan çıkarmıştık.

Biraz gerçekçi olmak lazım.

Ama her şeye rağmen kuş taşa değer mi?

Hiç belli olmaz!

AHMET ÇAKAR PROTESTO EDİLMELİ

Çıktığı spor programında Elazığsporla ilgili söylediği sözler, büyük bir takım için söylenseydi, Ahmet Çakar bir daha programlara çıkarmazlardı.

En azında aynı saatler programı yapan televizyon protestolardan boğulurdu.

“Yirmi tane Yılmaz Vural gelse, bu yıl Elazığ’ı kurtaramaz” sözü daha ligin başında bir takım için söylenmesi tamamen haddini bilmemektir.

Bunu canlı spor programında Ahmet Çakar söyledi.

Ahmet çakar’ın bu sözlerinden sonra Elazığspor tarafından herhangi bir protesto duymadım. Yapıldıysa tamam; ama yapılmadıysa demek ki, yönetimin dünyadan haberi yok!

Ahmet çakar’ın haddini bildirmek herhalde bizim görevimiz değil. Bunun tek muhatabı yönetimdir.

Şayet bu hakaret dolu sözlere hiçbir tepki gösterilmediyse, bu yıl masa başı oyunlarda işimiz var. Gelen bizi küçümser, yok sayar, giden bizi yok sayar!

Ahmet Çakar gibi haddini aşarak pirim yapmaya çalışan, programlara saçmalıkları yüzünden çıkarılan bir spor yazarını aslında kayla bile almamak lazım; ama söz konusu bizim gibi Anadolu takımı olunca haddini bildirmezseniz, yarın başkaları da dalga geçer, Elazığspor aleyhinde konuşmaya başlarlar.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Bilal Civelek - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket İstikrar Değişim Hizmet Elazığlılar Siz seçime nasıl gideceksiniz?
Tüm anketler