KIZLARIMIZIN BAŞARI ÇİZGİSİ…

Bu sezon üç farklı kategoride kızlarımız boy gösteriyor ve üstün başarılar elde ediyorlar. Birçok spor branşında elde edilen başarılar basında yer bulmalarına rağmen pek ses bulmadığı kanaatindeyim.

Hem erkeklerimiz hem de kızlarımız verilen eğiminin semeresini aldıkları üstün başarıları ile başta aileleri, antrenörleri ve idarecilerinin yüzünü güldürüyorlar.

Başta Basketbol, Voleybol, Hentbol ve Badminton branşlarında kızlarımız iyi bir grafik çizerek hem kendilerinden; hem de Elazığ’ın ismi gündemde.

Yazılarımda hep bahsettim ve bahsetmeye de devam edeceğim. Elazığ spor kenti ve potansiyeli çok yüksek iller arasında. Dünyada ve ülkemizde spor denildiğinde ilk akla gelen branş futbol geliyor. Fakat inanın başta Atletizm ve Jimnastik en önemli ve değer bilinmesi gereken spor dallarının başında gelir. Hangi branş olursa olsun bizim kızlarımız ve erkeklerimiz üstün performans sergileyerek üstesinden de gelmekte.

Sporun gelişmesi ve ilerlemesinde başta ailelerin katkısı, kulüpler ve okullarımızda verilen eğitimlerle sayısız sporcu yetişmekte. Elazığ’da son zamanlarda alınan başarılı sonuçları sizlerle paylaşmak isterim;

Basketbol’da Birevim Elazığ İl Özel İdaresi takımımız; FIBA Kadınlar EuroCup'ta son 16'ya kaldılar.

Voleybol’da Elazığ Belediyesi takımımız Kadınlar 2. Ligi’nde; 12 maçta 34 puanla grupta lider durumda.

Hentbol’da Elazığ Sosyal Yardımlaşma Spor Kulübümüz Kadınlar Hentbol Süper Liginde mücadele etmekte. Henüz galibiyetle tanışmamasına rağmen alt yapıdan yetişen kızlarımızla ligde mücadele etmesi ve en önemli sıkıntıları da maddi destek alamamış olmaları.

Badminton branşında ise Gençlik ve Spor Kulübü sporcusu olan Aliye Demirbağ, tek bayanlar kategorisinde; Avusturya’nın Viyana kentinde yapılan 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları kota puan müsabakalarında 3. oldu. 

Şimdi alınan bu dereceler ve başarılar göz ardı edilemez ve her kesimden destek verilmesi gereken bir konu. Sporun ne getirdiği ve neler yapılabileceğinin örneği bu başarılar.

Başta var olan yetenek, akabinde ailenin desteği ile antrenörlerin eğitimi ile harmanlanan sporcu başarının gelmemesi mümkün değildir. Başarıda işi bilen yöneticilerin desteği ile kişi başladığı spor branşı ile 3 ya da 5 yıl sonra alanında millilik düzeyine ulaşması var olan örneklerle pekişmekte.

Biz her ne kadar sporcularımız ve antrenörlerimizden bahsetsek de başarılı idarecilerimizin federasyonlar nezdinde ki, iletişimi ile hemen hemen her branşta etkili bir kent konumdayız.

Bu sayıların artması ve daha üst düzey sporcuların ve antrenörlerin olması destek ile mümkün. Alanlarında uzman olanların başında Gençlik ve Spor İl Müdürlükleri, Milli Eğitim Müdürlüğü Beden Eğitimi Öğretmenleri, Üniversitelerin Beden Eğitimi Bölümleri ve tabiki de kulüpler.

Maddi desteği yasal olan yollarla yani sponsorluklarla çözüme kavuşturup evlatlarımızı spora daha fazla sevdirip desteklememiz şart.

Geleceğimizin teminatı ve öz kaynağı gençler…

Yasayı tekrar bildirmekte fayda olacağı kanaatindeyim; ‘’3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun ile 17.6.1992 tarihli ve 3813 sayılı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun kapsamında yapılan sponsorluk harcamalarının; amatör spor dalları için TAMAMI, profesyonel spor dalları için % 50’si’’ şeklindedir.

Bu yasa ile spor branşlarına maddi kaynak aktarmak mümkün. Yöneticilerin çabası, firmaların bu yasaya desteği ve devletin ise tesis sayılarını artırması ile geleceğimiz olan gençler; hem sağlıklı hem de yetenekli sporcuların keşfi mümkün olacaktır…