Bilmem farkında mısınız? Terörist İsrail’in mazlum Filistinlilere yönelik her katliamında, bazı kişi ve çevrelerin hemen, “Araplar bizi arkadan vurdu, “Yahudilere toprak sattılar, bunu hak ettiler” dediklerini duyarsınız.
Gerek bu sözün ve gerekse Araplara söylenen “Türkler sizi yıllarca sömürdü” sözünün menşei İngilizlerdir. Türklerle Araplar bir daha bir araya gelmesin ve İngiltere’nin çıkarlarını zedelemesinler diye bu koca yalanları uydurdular. Bugün de bu yalanlara Siyonistler ve onun uşakları sarılıyor.
Maalesef bizden de, Araplardan da bu dolmaları yutanlar oldu ve hala da yutuyorlar. Nitekim gazeteciler ve akademisyenlerden bu şehir efsanelerini dillendirerek milletimizin Filistinlilere desteğini engellemeye çalışanlar var.
Bunlar, ya gerçekten konunun cahili–ki çoğunun böyle olduğunu düşünüyorum- veya İslam ve Müslümanlara olan düşmanlıklarını Siyonistlere uşaklık ederek yürütüyorlar. Aksi takdirde vicdan taşıyan bir insanın mazlumu bırakıp zalimin yanında yer alması asla mümkün değildir.
Peki, durum bu şehir efsanelerindeki gibi midir?
Hayır. Araplar bizi arkadan vurmadı. Bizi arkadan vuran, İngilizlerin beslemesi Şerif Hüseyin’dir. İngilizler bu haini büyük vaatlerle Osmanlıya karşı kullandı. İşi bitince de Suud ailesine destek vererek Şerif Hüseyin’i tarihin çöplüğüne attı. O da İngiliz oyununa geldiğini ve Osmanlıya ihanet ettiğini ölüm döşeğinde itiraf etti ama ne fayda. Bu hain ve adamları tüm Arapları temsil edebilir mi? Bizi arkadan vurdular yalanını söyleyenler gitsin Çanakkale şehitliğindeki isimlere baksınlar. Baksınlar da dediklerinden utansınlar! Tabii ki utanacak bir yüzleri kalmışsa!
Filistinliler topraklarını satmadılar, gasp edildi. Osmanlının 1918’de yenilip Filistin’i terk etmesiyle önce İngilizler Filistinlilerin topraklarını gasp edip Yahudilere verdi. 1948’den itibaren de Siyonist İsrail gasp ediyor. Bunu bilmemek için ya ahmak veya hain olmak gerekir.
Konuyla ilgili kaynaklar bunu açıkça belirtmektedir. İsteyenler Ermeni asıllı Filistinli gazeteci G. Antonius’un, olayları bir günlük gibi anlattığı “Arap Uyanışı” adlı kitabına bakabilir.
Bu yalanları dillendirenler, Osmanlı Devleti’ni idam sehpasına götüren üçlü çeteden biri olan Cemal Paşa’nın Suriye ve Filistin’de halka ve eşrafa yaptığı zulme baksınlar. Bunu görmek isteyenler, Birinci Cihan Harbi’nde yedek subay olarak 4. Orduya katılan ve Cemal Paşa’nın yakınında bulunan Falih Rıfkı Atay’ın birebir şahit olduğu olayları topladığı “Zeytindağı” kitabına baksınlar. Baksınlar da kimin dost, kimin hain olduğunu öğrensinler.
Bu kötü muamele ve baskı yüzünden Fransızların yanında yer almayı düşünenler olmuş ama Suriyeli âlimler bir fetva yayınlayarak, Cemal Paşa’nın zulmüne rağmen, “biz kâfir Fransa’nın değil, Müslüman kardeşlerimizle beraberiz” demişlerdir. Hani arkadan vurmuşlardı?
Merhum Turgut Özal’a, bir seyahati sırasında, Araplarla olan ilişkilerimizdeki soğukluk, arkamızdan vurdukları konuları sorulmuş. O da bunu Hasan Cemal’e sorun demiş. Gazeteciler, Hasan Cemal’i görememişler ve tekrar bir araya geldiklerinde, Hasan Cemal yok demişler. Özal da, onun dedesi Cemal Paşa, yaptığı baskı ve kötü muameleyle Arapları, bizden uzaklaştırdı, İngiliz ve Fransızların kucağına itti mealinde sözler söylemiş.
Hakikat bu iken, tut ki, topraklarını sattılar. Bugün terörist İsrail Devleti’nin masum Filistinlilere yaptığı katliama, Gazze’de binlerce binayı yıkıp binlerce masumu, binlerce çocuk ve bebeği, ellerinde su taşıyan çocukları katletmesine, hastaneyi bombalayıp 1000’den fazla hastayı öldürmesine sessiz mi kalacaksın? Tuu senin kalıbına! Tuu senin insanlığına! Sen insan değil, sen ancak zalim ve katil Siyonistlerin sadık bir uşağısın! 18.10. 2023
Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.