CURO MEMED

Bizim köyde Curo Memed adında bir çoban vardı.

Köyde dikili ağacı yoktu İki oğlu vardı birisi Kore’ye gitti ve bir daha da dönmedi.

Köyün çobanı idi ama köyün ağalarından daha fazla söz sahibi idi.

Sözünü esirgemez, yalakalık yapmaz doğru bildiğini söylemekten asla çekinmezdi.

Birazcık da deli doluydu.

Bilirsiniz köylerde pencere önlerinde makatlar vardı.

Memed emmi makatta yatıyor karısı da kapısı önünde ayranı yaymış ayran küpüne boşaltmıştı.

İşte tam bu sırada köyün yaramaz çocukları açık olan pencereden Memed Emminin üzerine toprak serpiyorlar.

Uyku sersemliği ile dışarı fırlayan Memed Emmi kapı önünde karısının ayran boşalttığı küpü alıyor “Ben düşmanın böyle….” Diye küfürler ederek ayran küpünü yere çarpıp kırıyor.

Tabi küp paramparça ayran ve yağ yerlerde. Böylelikle kendisinin üzerine toprak serpenlerden intikamını almış oluyor.

Ayran gitti, yağ gitti ama toprak hala Memed Eminin üzerinde.

Tıpkı günümüzdeki İslam ülkelerinin İsrail zulmüne karşı yaptıkları eylem veya boykot gibi…

Bizim anlı şanlı İslam ülkeleri İsrail zulmüne karşı birlik ve beraberlik içerisinde olmaları yerine İsrail’in Orta Doğuda yayılma politikalarını görme yerine İsrail’in ürettiği bin bir çeşit ürünü boykot etme yoluna gidiyorlar.

Hatırlarsınız dolar yükselince bizim aklı evvel bazı kişiler meydanlarda dolar yakıyorlardı.

ABD menşeli cep telefonları parçalıyorlardı.

Ve yine doları otuz liraya çıkartan hükümet 21 liraya indirince caddelerde halay çekiyorlardı.

İsrail’in ekonomisini çökertme adına sokaklara Coca-Cola ve benzeri içecekleri döküyorlardı.

Tıpkı bizim Curo Memed gibi.

Curo Memed ayran küpünü parçalıyor bizimkilerde Coca-Colaları caddelere boşaltmakla “İşte ben düşmanın böyle anasını….” Diyor.

Böylelikle Amerika’ya ve İsrail’e gerekli dersleri veriyorlardı.

Şu büyük zekâya bakınız.

Parasını veriyor Coca-Cola alıyor yerlere döküyor, ABD’yi perişan etmek için ABD dolarını yakıyor.

Doları yakınca “İşte ben Amerika’nın….”

Diye sevinç naraları atıyor, Parasını ödediği Coca-Colayı yerleşe boşaltınca “İşte ben İsrail’in böyle….”Demekten geri kalmıyorlar.

Vallahi ben bundan bir şey anlamıyorum.

Anlayan varsa beri gelsin.

Öte yandan gemiler dolusu malzemeler ve ürünler İsrail’e gönderilmeye devam ediyor.

Yani nereden bakarsanız bakınız ciddi ve sorunlu bir politika izlenmiyor.

Dolar arttıkça doları yakamaya, İbrail’i protesto etmek için de Coca-Colayıa sokaklara dökme her iki ülkeye de hak ettikleri dersi veriyoruz.

Helal olsun, helal olsun bizlere…

Bu ülkenin yetiştirdiği anlı şanlı bir siyasetçimiz de bir zamanlar “Şeyini şey ettiğimin şeyi” demişti.

Evet; “Şeyini şey ettiğimin şeyi”

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Mehmet Şükrü Baş - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.