Sahipsiz Elazığ’ın sahipli vekilleri

Şimdi biz, “sahipsiz Elazığ”, dedik diye birileri yine heyheylenerek bizi kan testine gönderecekler, önemli değil. Kimin ne kadar Elazığlı olduğu, Elazığ’ı ne kadar sevdiği bu şehrin kedisine kazandırdığı imkânlarla ulaştığı mevki, makam ve statüyü Elazığ için ne ölçüde kullanmış ona bakılır.

Söyledik yine söylüyoruz Elazığ, aydınlık yüzü ile asırlara damgasını vuran Harput kültürünü yaşayan ve yaşatan kadim şehrimizdir.

Elazığ, ayrımcılığa, bölücülüğe, teröre geçit vermeyen beldedir.

Elazığ, vatan, millet, bayrak, bağımsızlık söz konusu oldu mu gözünü kırpmadan can veren yiğitlerin membasıdır.

Elazığ, Keban Barajı ile ülke ekonomisine lokomotifidir, ülkeyi aydınlatır; bakır, krom, volfram, çinko, kurşun, mermer yatakları ile Türkiye ekonomisine katkı sağlayan maden zengini bir şehirdir.

Elazığ, Uluslar arası Hazar Şiir Akşamları ile Türk dünyasını kucaklayan yürektir.

Ve Elazığ, 2002’den 2022’e uzanan zaman diliminde her seçim döneminde oyları ile iktidar partisine kayıtsız şartsız güç veren şehirdir.

Gelin görün ki bütün bu güzelliklere ve özelliklere sahip Elazığ, perişanlığa, yalnızlığa, karamsarlığa, umutsuzluğa, bedbinliğe mahkûm edilmiş; haksızlıklara, hukuksuzluklara duçar olmuş, dertleri ile baş başa bırakılmış; çaresiz ve ölümüne sahipsiz bir şehirdir.

Şimdi,“Elazığ sahipsiz şehir”, dediğimiz için bizi yine suçlayacak olan muhteremlere önce bazı olay ve durumları hatırlatmak ve sormak istiyorum.

23 Kasım 2022 Düzce Gölyaka merkezli 5,9 şiddetinde bir deprem meydana geldi. Depremde can kaybı yaşanmazken çok sayıda binada hasar oluştu. Akabinde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Düzce’yi; “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan etti. Geçen yıl Rize’de yaşanan ve 6 kişinin ölümü ile sonuçlanan sel baskını sonrası da; ‘Bakanların ve ilin milletvekillerinin talebi doğrultusunda Rize'yi afet bölgesi ilan ettik’ demişti Sayın Cumhurbaşkanı. Elbette bu iki şehrimizin;“Afete Maruz Bölge” ilan edilmesi kadar normal bir durum yoktur. Ancak, Elazığ’da 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 41 kişinin hayatını kaybettiği, karakışın tüm acımasızlığı ile sürdüğü, Elazığ’ın 1/3 ünü yıkan 6,8 şiddetindeki deprem sonrası bu ilimiz neden“Afete Maruz Bölge” ilan edilmedi?

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, bu mağduriyeti, 4 Şubat 2020’de TBMM’de "Yıkılan evlerle ilgili vatandaşların borçlandırılarak ev sahibi yapılması doğru değil. Araştırma komisyonu kurulsun, Elazığ'a gelsin, halkı dinlesin, taleplerini isteklerini Mecliste kanunlaştıralım.",demesine karşılık; Elazığ’ın iktidar partisine mensup dört milletvekilinin de aralarında bulunduğu AKP ve MHP’li milletvekillerinin “alkışlı oyları” ile reddedildi. Şimdi soruyorum Elazığ’ın oyları ile TBMM’sine giden sayın vekillere siz misiniz Elazığ’ın sahibi?

Haydi, bu haksızlığı bir tarafa bırakalım; üç tarafı göllerle çevrili Elazığ’ın iki verimli ovası var: Uluova, Kuzova… Ovaların hemen yanı başında da Keban Baraj gölü… Hani Elazığ’ın sahibi olduklarını ifade eden muhteremler; hani baraj gölünün suyu ile o ovaları buluşturacağınızı hemen her seçim öncesi dile getirenler; seçilince de işlerinin(!) çokluğundan bu vaatlerini unutanlar, siz mi Elazığ’ın sahibisiniz?

Devam edelim isterseniz: Madenin bakırı neden Türkiye’de işlenmez? Alacakaya’nın kromu, mermeri neden bizim değil? Sivrice Azot Fabrikası neden kapatıldı? Yaklaşık yetmiş bin insana doğrudan veya dolaylı yollardan aş ve iş sağlayan şeker fabrikası, neden özelleştirme kapsamına alındı, satılmayınca etkisizleştirildi? Elazığ neden göç veriyor? Sahi neden Elazığ’daki işsizlik Türkiye ortalamasının üzerinde?

Hani Elazığ’ımızın öküzgözü üzümünü işleyen bir fabrikamız vardı. Sahi Amerika-İngiliz işbirliğine bu işletme satılırken siz neredeydiniz?

Ankara, İstanbul, İzmir Belediyeleri deprem sonrası ilimize üç okul yaptırırken Deprem bahane edilerek sapasağlam olan ve başarıları ile şehrimizin yüzünü ağartan Mehmet Akif Ersoy Lisesi Elazığ Belediyesi tarafından kanunsuz bir biçimde yıktırılıp bu okulda eğitim ve öğretimlerini sürdüren 850 öğrencimiz mağdur edildiğinde siz neredeydiniz? Ya öğretmenevinin Elazığ Belediyesi tarafından gasp edilerek yaklaşık on bin öğretmenin mağdur edilmesi… Yahu söyler misiniz siz, koskoca 20 yıl bu ilde istihdamı sağlayacak bir; evet, evet sadece bir fabrika kurdunuz mu?

Biliyor musunuz Elazığ, 1960’lı, 1970’li yıllarda hani o oylarınızla kaldırdığınız Devlet Planlama Teşkilatı tarafından ileride cazibe merkezi olacak diye gösterdiği şehirlerin başında geliyordu. Elazığ, Sosyoekonomik sıralamada 2002 yılında 32'nci iken 2010 yılında 46'ncı sıraya geriledi. Bugün itibarı ile Elazığ, varlığını sürdürme savaşı veriyor.

Siz, sahipsiz Elazığ’ın sahipli vekilleri, bunları dile getiriyoruz diye bizi hâlâ kan testine göndermeyi düşünüyor musunuz?

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Hadi Önal - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket İstikrar Değişim Hizmet Elazığlılar Siz seçime nasıl gideceksiniz?
Tüm anketler