Öğrencilerin büyük başarısı

İlimizde Futbol, Basketbol, Badminton, Voleybol ve Atletizm Sporları’nın ardından Yüzme Sporu’nda da büyük başarılara imza atılıyor…

Kardeş İller Doğu ve Güneydoğu Anadolu Yüzme Şampiyonası’nda bugüne kadar Malatya, Adıyaman, Elazığ, Erzincan ve Van’da yapılan yarışlara ilimiz adına katılan Kamu Çalışanları İlköğretim Okulu Öğrencileri Vera Güçlü, Ahmet Hazar Tan ve Demir Güçlü bu illerde girdikleri bütün yarışlarda birinci olarak Elazığ’ı Eylül-Ekim 2014 tarihlerinde Adana ve Mersin’de düzenlenecek Türkiye Finalleri’nde temsil etmeye hakkazandılar…

Kamu Çalışanları İlk Öğretim Okulu Öğrencileri Vera Güçlü ve Demir Güçlü’nün Anne ve Babası Havva Güçlü ve Elazığ Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürü Dr. Timur Güçlü çocuklarının başarılarından dolayı çok mutlu olduklarını ve ailelerin çocuklarını spora teşvik etmeleri konusunda tavsiyelerde bulundu.

Güçlü Ailesinin düşünceleri aynen şöyle;

 

“Bizim çocuklarımız aslında yüzme sporuna yurt dışında başladılar. 5 yaşında başladılar. O yaştan itibaren bu sporu devam ettiriyorlar. Yüzmedeki en büyük başarı istikrar. Düzenli olarak idmanlara götürüyoruz. Beslenmelerine dikkat ediyoruz. Bizde biraz genetik. Eşimde yüzme sporu ile uğraşıyor. Çocukları bu spora teşvik etmek daha kolay oldu. Ben buradan ailelere şunları söylemek isterim. Sadece çocuklarını spora yönlendirsinler. Sadece Yüzme Sporu’nda değil diğer branşlarda da kararlı ve istikrarlı olmalarını tavsiye ediyorum. Kesinlikle derslerinde çocuklarımız daha başarılılar. Derslerin yeri ayrı, sporun yeri ayrı.”

 “Ben şuan Elazığ’da Yabancılar Şube Müdürü görev yapıyorum. 2012 Kasım Ayı’ndan bu yana Elazığ’dayız. Öncelikle Elazığ’ı çok sevdik. En çok sevindiğimiz konulardan biriside Olimpik Yüzme Havuzu’nun olmasıydı. Daha önce 4 yıllık bir Amerika geçmişimiz var. Hep hayalimdi çocuklarımı yüzme ve jimnastikle tanıştırmayı umut ediyordum. Bende gençliğimde birçok spor dalıyla uğraştım. Beni en çok üzen şey hamburger çocukları bile Olimpiyat Şampiyonu olurken, bizim çocuklarımız neden başarılı olamıyor. O yüzden ellerinden tutmaya çalıştık. Şuana kadar bir istikrarımız var. Biz bununda farkındayız. Çok zor bir spor dalını seçtik. Kızım Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde birinci oldu. Demir halen küçük yarışamıyor. Ama ondanda ileride başarılar bekliyoruz. Sonrası için Türkiye Şampiyonluğu. Hedeflerimizi hep yüksek tutuyoruz. Biz ailesi olarak onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Aileler öncelikle şunu düşünüyor. Benim çocuğum ya okulda başarılı olacak yada sporda başarılı olacak. Kesinlikle böyle bir ayrım yok. Bence biri diğerinin tamamlayıcısı. Spor yapan bir öğrencinin derslerinde başarısız olması spora bağlanmamalı. Aksine düzenli spor yapıyorsa bence bu derslerinde başarılı olması için gerekli bir unsur. Bütün ailelere tavsiyem en az bir spor dalına yönlendirsinler ve takip etsinler.”

Başarılı öğrencilerin öğretmenleri Serap Ateş, Serkan Yılmaz ve Zübeyir Yanmaz da öğrencilerinin elde ettikleri bu başarıdan gurur duyduklarını belirterek, sporun çocuklar üzerinde olumlu yansımalar meydana getirdiğini söylediler…

 

 “Öğrencim Vera Güçlü soyismi kadar çok güçlü. Bütün derslerinde çok başarılı. Özellikle fikir yürütme konularında, matematikte, sayısal ve sözel bütün derslerde çok başarılı. Bunun en büyük nedeni ailenin ilgisi ve spordaki başarısı. Sınıfta da başarılı öğrencilerimin arasında. Tamamen başarılı bir öğrencim. Ailelere şunu söyleyeyim yaptığımız veli toplantılarında da şunları hep söyledim. Vera’yı hep örnek gösterdim. Öğrencilerin sporla, güzel sanatlarla uğraşmalarını hep önerdim. Yine aynı şeyleri söylüyorum. Öğrencinin hem kendini ifade etmesi hem zekâsını geliştirmesi için bu tür etkinliklere ihtiyacı çok. Biz sadece takım tutarız, yurtdışındakiler spor yaparlar. Bizde spor yapalım, öğrencilerimizin hem zeka yönünden, hem kültürel yönden başarılı olmalarını sağlamak için destek olalım. Bütün velilerin de ilgi alanlarına göre spora veya kültürel etkinliklere yönlendirmelerini tavsiye ediyorum.”

“Ben Demir Güçlü’nün öğretmeniyim. Demir çok sosyal bir öğrenci. Bunu uğraştığı spor dalına kesinlikle bağlıyorum. Sosyal etkinliklere katılmaları çocukları için kesinlikle çok verimli oluyor. Çocukların hem ders başarısını etkiliyor. Hemde arkadaşları olan ikili ilişkilerini etkiliyor. Bu çocuklarımın geleceğini çok parlak görüyorum. Hem çok ilgili anne ve babaya sahipler. Spor aynı zamanda onun çok sosyal bir insan olmasını sağlıyor. Kendisine bundan sonra da başarılar diliyorum.”

*Zübeyir Yanmaz; “Spor Ülke gelişmesine büyük katkı sağlar.”

“Ben Hazar Tan’ın  öğretmeniyim. Hazar gerek ders olarak gerekse ders olarak sınıfta gayet başarılı. Yüzme sporuna gittiğinden dolayı, bütün Beden Eğitimi ve sportif derslerde çok başarılı. Bu spor dalında başarılı olmasının bir numaralı sebebi babasıdır. Aynı zamanda babasının yüzme antrenörü olması bu başarıyı getiriyor. Bu başarı sınıfa da örnek oluyor. Birçok öğrencimiz Hazar’a bakarak bu spora gidiyorlar. Öğrencilerimizin spor alanlarına teşvik olması bizim için çok önemli. Ülkemizin gelişmesinde büyük katkı sağlayacaktır.”

Başarılı sporcular Vera Güçlü, Demir Güçlü ve Ahmet Hazar Tan ise duygu ve düşüncelerini şöyle dile getirdiler;

“Ben arkadaşlarıma şunu söyleyeyim. Mutlaka bir spor branşına gitmelerini çok istiyorum. Ben bütün Türk Milleti’nin, bütün Türk Çocukları’nın spor yapmalarını istiyorum. Bizde yükselebiliriz. Yüzme sporunu seçmemdeki en büyük neden ailem oldu. Onların isteğiyle bu sporu seçtim. İyiki de seçmişim. Severek yapıyorum sporumu. Spor yaparak her zaman daha güçlü, zeki, çalışkan ve her zaman parlayabiliriz. Bu Türk Milleti’nin özelliğidir. Spora ciddiyetle yapmalıyız. Ben her zaman yarışlarda şunu hatırlarım Yüce Önder Atatürk’ün bir sözü “ Ben sporcunun, zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.” Bu söz beni çok etkiler ve çok duygulandırır. Ben bütün Türkiye’nin güçlü olmasını istiyorum. Bu vatanın çocuğuyuz hepimiz.”

 

 “7 yaşında futbol ve basketbol sporunu yapıyordum. Annemin tavsiyesiyle yüzme sporuna başladım. Çok keyifli bir spor. Zamanımızı boş geçirmeden bu sporu yapıyoruz. Arkadaşlarımın da yüzme sporuna ilgi duymalarını istiyorum.

 

“Futbolu değil de yüzmeyi tercik etmemdeki amaç yüzme sakatlanacak bir spor değil. Zevkli bir spor. Sakatlanmaktan korkuyorum. Bana destek olan bütün öğretmenlerime ve aileme teşekkür etmek istiyorum. Ben ayriyeten resime de ilgi duyuyorum. ”

Son olarak konuşan Kamu Çalışanları İlköğretim Okulu Müdürü Veysel Doğan ise bu başarıların bir ilk olduğunu ve bunun diğer çocuklara örnek teşkil edeceğinin altını çizerek şunları söyledi;

“Okulumuzu gerçekten gururlandıracak öğrencilerimiz burada mevcut. Onlarla gurur duyuyoruz. Bütün dallarda başarılılar sadece yüzmede değil. Eğitim-öğretim başarısı, ahlaki yönleri, dürüstlükleri, ailelerinden aldıkları özgüven, kendilerine olan güveni. Tabiki bunun yanında yüzme branşındaki bu başarıları bizi çok mutlu etmiştir. Gönül arzu ederki tüm öğrencilerimiz de başarılı olsunlar. Bunlar bir ilk. İnşallah bu öğrencilerimizin sayesinde bir kısım öğrencilerimizde bu başarıları gösterecektir. Başta çocuklarımızın ailelerine yapmış olduğu destek dolayı, çocuklarımıza ve öğretmenlerine teşekkür ediyoruz. Çocuklarımıza başarılar, sağlık ve mutluluklar diliyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemlerde Türkiye Şampiyonlulukları bekliyoruz. Bunu yapabileceklerine de inanıyoruz.”