SU SAVAŞLARI

Ürdün Kralı Abdullah’ın amcası Prens Hasan, Orta Doğu’da su ve enerji için ‘Arap Baharı’ denilen olaylardan çok daha “kanlı” çatışmaların başlayabileceği uyarısında bulundu. Times’a konuşan Prens Hasan, bölgedeki kronik yokluğa bir çözüm bulmak için bir araya gelinmezse, 15 yıl içinde su ve enerji kaynaklarının tükeneceğini söyledi.

Haberde, on binlerce Suriyeli mülteciyi kabul eden Ürdün’ün en çok su kıtlığı çekilen üçüncü ülke durumuna geldiği belirtildi. Elektrik ve su kesintilerinin ülkede protestolara neden olduğu hatırlatıldı.

Prens Hasan, "bardağı taşıran son noktadayız" şeklinde konuştu, var olan durumun artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceğini söyledi.

İnsanların önümüzdeki yıllarda karşı karşıya gelebilecekleri bir numaralı sorun olarak gösterilen su sıkıntısının yeni dünya savaşına yol açabileceğine dair öngörüler bilim adamları tarafından da dile getiriliyor. Bugün itibariyle 43 ülkede yaklaşık 700 milyon kişi su sıkıntısını çekerken, en şiddetli şekilde su sıkıntısı Orta Doğu, Çin, Hindistan, Orta Asya, Orta ve Doğu Afrika ülkelerinde hissediliyor.

ABD istihbaratının hazırladığı bir raporda, kuraklık, seller ve taze su eksikliğinin önümüzdeki yıllarda önemli küresel istikrarsızlıklara ve çatışmalara yol açacağı belirtildi.

ABD istihbarat birimlerinin, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'un isteği üzerine hazırladığı bir raporda, dünyayı 'su savaşları'nın beklediği, kuraklık, seller ve taze su eksikliğinin önümüzdeki yıllarda önemli bir küresel istikrarsızlık ve çatışmalara yol açacağı belirtildi.

Federal istihbarat teşkilatlarının ortak görüşünü yansıtan raporda, çarpıcı açıklamalara yer verildi. Raporda, su ve su kaynaklarının önümüzdeki 10 yıl içinde devletler arasında gerilimler oluşturabileceği, ulusal ve küresel gıda piyasalarını bozacak tehditler oluşturabileceği, ancak 2022 yılından başlayarak özellikle Güney Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da su kaynaklarının bir savaş yada terör aracı olarak kullanabileceği vurgulandı.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Rodham Clinton tarafından talep edilen ve geçen sonbaharda tamamlanarak, su güvenliği konusunda Ulusal İstihbarat Tahmini başlıklı çok gizli raporda, yoksulluk, sosyal gerilim, zayıf liderlik ve zayıf hükümetler ile birlikte sel, az ve kalitesiz su, devletlerin başarısızlığı gibi etkenlerin istikrarsızlığa katkıda bulunacağı belirtildi.

Raporda, terörist kişiler ya da örgütlerin, baraj ya da başka su birikim alanlarını hedefleyen, su ile ilgili altyapı hedeflerini tehdit edebilecekleri, saldırılar hiç gerçekleşmese ya da kısmen başarılı bile olsa, ülkelerin büyük sel akınına uğrama ya da su kaynaklarını kaybetme korkusu yüzünden, su altyapısını korumak için pahalı önlemler almak zorunda kalacakları da vurgulandı.

Dünyanın en kalabalık nüfusuna sahip iki ülkesi; Hindistan ve Çin arasında su kaynakları üzerine üstü örtülü bir mücadele yaşanıyor

Çin'in Tibet bölgesindeki sekiz nehir üzerine inşa ettiği 20 barajın kapaklarını zaman zaman açması, kurumanın eşiğine gelen nehirlerin bir anda taşmasına ve komşu ülke Hindistan'da yerleşim birimlerinin sular altına kalmasına neden oluyor.

Hindistanlılar su baskınlarından sorumlu tuttukları Çin'i sorumsuzlukla suçluyor.

Son olarak Brahmaputra Nehri'nin taşması sonucu çevredeki adalarda birçok ev sular altında kaldı, tarım ürünleri zarar gördü.

BÜYÜK ÇATIŞMA SEBEBİ

Uzmanlar, Çin'in bölgedeki su kaynakları üzerinde inşa etmeye devam ettiği barajları siyasi bir koz olarak kullanmayı planladığını öne sürüyor.

Bazı uzmanlar; susuzluğun hâkim olduğu bölgede devam eden baraj inşaatlarının, dünyanın en büyük nüfusuna sahip, Asya'nın iki devi Çin ve Hindistan arasında savaşlara neden olabileceğini söylüyor.

Sadece Tibet bölgesinde önümüzdeki yıllarda 40 barajın daha yapılmasının planlandığı, bunlardan bazıların inşaat halinde olduğu belirtiliyor. Hindistanlı analist Neil Padukone'ye göre; şu anda Asya'nın iki devi arasındaki en büyük potansiyel çatışma meselesi su olarak görülüyor. Çatışmanın merkezindeki sekiz nehir bölgedeki 1 milyar 800 milyon insan için hayati bir öneme sahip. Susuzluk sorunu büyüdükçe, yerel yönetimler arasında su savaşı başladı. İstanbul ve Kocaeli büyükşehir belediyeleri arasında Sapanca'nın suyu için başlayan kavga, mahkemede.

2009 mart ayında, Dünya Su Konseyi üyeleri, önemli kararlar için İstanbul'a geldiler. 5. Dünya Su Forumu, İstanbul'da toplandı. Türkiye, Forum organizasyonuna katılım anlaşmasını, TBMM'den çıkan kanunla onayladı. Ve Türkiye'deki Dünya Su Forumu toplantısının gündemi suyun özelleştirilmesi. Suyun artık çokuluslu şirketlerin eline geçeceğini, su savaşlarının başladığını söyleyen Atalık, Dünya Su Konseyi Başkanı Loic Fauchon'un şu sözlerine dikkat çekiyor: "İnsanlar su faturasına cep telefonu kadar ödeme yapmaya razı olursa hiçbir sıkıntı kalmayacak. İnsanlar cep telefonu kullanmadan da yaşabilirler, ama su kullanmadan yaşayamazlar. Arabaların vergilerine harcadığımız vergilerin yüzde 5'ini suya harcamazsak su sorununu çözemeyiz."

"Suyu bir insanın yaşaması için doğal ve vazgeçilmez bir hak olarak ele alırsak, bir insanı bundan mahrum bırakmanın mümkün olmadığını düşünmek zorundayız. Su, sosyal devlet anlayışıyla, alabildiğince düşük bir fiyatlandırmayla toplumun tüm kesimlerine sunulması gereken bir kamu hizmetidir. Eğer bunu bu hizmet anlayışının dışına çıkartıp ticarileştirirseniz, bu kısır döngüyü daha da genişletirsiniz. Su savaşlarını izlemeye devam edeceğiz. Görüşmek dileğiyle …

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Kemal Çelebi - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Günışığı Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Günışığı Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Günışığı Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Günışığı Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

01

Mehmet Dursun Aksoy - Değerli yazarım sayın Çelebi bu hafta değerlendirdiğiniz konu çok önem arz eden hayati bir konu

Biz bu konuyu yıllar önce Su ve Su Su Su başlıklı yazılarımızla ele alıp savaş devlerinin su üzerinden ülkemizi vuracağını Ortadoğu ülkelerini üzerimize salacaklarını belirtmiştim

Suyun israfı gelecekte çok büyük sıkıntılar yaratacağına işaret etmiştik.

Yüreğinize sağlık kaleminize kuvvet diyor teşekkürlerimi sunuyorum.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 17 Eylül 11:17


Anket İstikrar Değişim Hizmet Elazığlılar Siz seçime nasıl gideceksiniz?
Tüm anketler