GÖNÜL TAHTINDAN
BECEREMİYORUZ!
Millet olarak, her zaman ifade ettiğimiz gibi asırlardır bir arada yaşamış ve tüm entrikalara rağmen halen daha bir arada yaşamakta olan Aziz Türk Milleti olarak;
Yüreği sevgi,
Şefkat ve merhamet dolu,
Zeki,
Çalışkan hem de çok çalışkan, ellerinden gelse bizleri bir avuç suda boğmaya çalışan ve her zaman olduğu gibi günümüzde de dost görünüp düşmanca tavırlarından geri durmayan Avrupa’yı şaha kaldırmış kadar çalışkan,
Dürüst,
Değerlerine, milli ve manevi değerlerin tümüne bağlı ve gibi hasletlere sahip olduğumuzu söyler dururuz her ne kadar azda olsa okuma özürlü ve hafızayı beşer olduğumuz söyleniyor olunsa da.
Ancak Biz Aziz Türk Milleti’nin unutulan ve dillendirilmeyen bir eksiğimiz daha var ki O’da bir takım hususları beceremiyor olmamızdır.
Beceremiyoruz!
Yeteneklerimiz arasında olması gereken ancak ne yazık ki arzuladığımız ölçüde var olmayan becerememe eksikliği.
Bu arada yetenek noksanlığımız da apaçık ortada.
Neyi ve neleri beceremiyoruz?
Ol deyince olduran, yeri göğü rahmet ve sevgisiyle donatan Yüce Allah'a gerçek manada kul,
İmanın altı, İslam’ın beş şartını kabul etmiş ve amenna ve saddekna demişler olarak Müslüman, Müslümanlığın gerektirdiği her şekliyle Müslüman,
Varlığımızı idameye çalıştığımızdan öte İslam’ın bayraktarlığını yapmakta olan devletimize, ecdadın büyük bedeller ödeyerek bizlere emanet (Hediye) olarak bıraktıkları TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ’ ne iyi bir vatandaş,
Ülkemizin güçlü olmasını sağlayıcılık noktasında üretici,
Milli ve manevi değerlerin tümüne bağlı olmayı beceremiyoruz...
Kardeşçe ilkeli yaşamayı,
Yalan söylememeyi,
İstismar ve riyadan uzak durmayı,
Milli serveti heba eden israftan kaçınmayı,
Sokakta ki çığlığı duymayı beceremiyoruz…
Avrupa ve bünyesinde barındırdığı terör örgütleriyle bir olup çığırtkanlık yaptığını görüp yaşadığımız halde mallarını kullanmama veya ticareti ders niteliğinde kısa sürede olsa askıya alacak kadar dik durmayı,
Türk birliğini kurup şu ne menem şey olan bize sürekli terör üreten ve terörün hamiliğini yapmaktan geri durmayan özellikle ve özellikle Almanya, Hollanda ve onların dolaylıda olsa bağlı oldukları diğer devletlere bağımlı olmak gibi arzu ve istekten geri durmayı,
İnsan olmayı, gerçek manada insan olmayı, yani (İnsanı Kamil) kamil insan olmayı beceremiyoruz…
İşte o nedenledir ki;
Gelen vuruyor giden vuruyor,
Gelen talan ediyor giden çalıp çırpıyor,
Dün bizlerin direktifleriyle hareket edenler bugün bizlere direktifler yağdırıyor.
Ülkemizi yok etmek ve milletimizi zelil kılmak çabasında bulunan zavallı batı, bizlerden ihanet edenler yetmezmiş gibi kendi içlerinden insanları da terörist olarak ülkemiz veya başka terör örgütlerine ihale ederek var olan güzelliklerimizi ortadan kaldırıp bizlerin yokluğuna çalışmaktalar.
Ancak; her ne kadar çok fazla okumayan, hafızayı beşer ve bazı şeyleri çok fazla beceremiyor olan bir millet olsak ta unutulan bir şey var O’ da yeri ve zamanı geldiğinde kenetlenmesini bilen, milli hassasiyet söz konusu oldu muydu ‘’Söz konusu vatansa gerisi teferruattır gibi.’’ yumruklaşan bir millet oluşumuz.
Havamızdan mıdır, suyumuzdan mıdır, mayamızdan mıdır bilinmez ama ayranı tez kabaran bir millet olduğumuzda ayrı bir gerçeğimizdir her ne kadar bazı konularda yeterince beceremiyor bir millet olsak da.
Bizlerin, beceremiyoruz konusunda sunmuş olduğumuz görüş ve düşüncemiz bu… Tabii ki farklı görüş ve düşünceler de yok değil, farklı görüşler de olacaktır elbet.
Bu görüş ve düşüncemiz kabul görür veya görmez, takdir edilir veya edilmez orası ayrı bir şey ancak gerçek olan bu.. Bazı şeyleri adam gibi yapmayı ve yaşamayı beceremiyoruz insanca yaşamayı, insan gibi yaşamayı..
Bizce bu kaçınılmaz bir gerçek…
Sözün sonu becerebilen, beceriyor olabilenleri tenzih ediyoruz…
AYETLER
*Şeytan şarap ve kumar ile aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi? Maide:91
*Allah’a itaat edin, Peygamberine itaat edin, karşı gelmekten sakının. Eğer yüz çevirirseniz biliniz ki elçimiz Muhammed’ düşen ancak ve yalnız apaçık bir tebliğdir. Maide:92
*İnanıp salih amellerde bulunanlara bundan böyle Allah’a karşı gelmekten sakındıkları ve inanıp salih ameller yaptıkları sonra günahlarından sakınıp onların günah olduklarına kalpten inandıkları ve yine korkup bu takva ile güzel ameller yapa yapa ‘’İhsan’’mertebesine ulaştıkları Allah’ı görürcesine O’na bağlandıkları takdirde haram kılınmazdan önce tattıkları bu şeylerden kendilerine bir sorumluluk yoktur. Allah iyi davranışları sever. Maide:93
GÜZEL SÖZLER
*İstanbul’da edindiğim yerleri ecnebilere satanlar Allah’ın gazabına uğrasınlar. F. S. Mehmet Han
*Musiki insanı heyecanlandırmıyorsa o musiki değildir. Tevfik SOYATA
*Zevk mutluluk demek değildir. İnsanı takip eden gölgeden öte hiçbir önemi yoktur. Muhammed Ali KLAY
*İnsanı, yeryüzünde bir halifesi olarak yaratan, hiç onu başıboş bırakır mı? Elbette ki, onun dünyadaki yaşamıyla ilgili kuralları da vazetmiş, ona göre bir hareket planı çizmesini istemiştir. Bu vazolunan mutlak doğruların, gerçek bilginin de kaynağı olduğu göz önüne alınırsa, durum daha bir anlaşılır olur."Halis BİLGİN
YARAB
İmanım kudretinde zerre olsa da
Gözyaşım günahı siler mi yarab
Nevsim hak yoluna gölge olsa da
Ruhum aşkla semah döner mi yarab
Şu yalan dünyanın tılsımlı gücü
Tavafa koymadı Kabe' yi hacı
İblis'in oyunundan gönül davacı
Ruhum aşkla semah döner mi yarab
Yoluna koy beni toz duman olam
Kavrulup savrulup özümü bulam
Yüreğim aklanıp olursa kurban
Ruhum aşkla semah döner mi yarab
Zaman'ın en kötü kuytusundayım
O yedi uyurun uykusundayım
Günahkar olmanın korkusundayım
Ruhum aşkla semah döner mi yarab
Burçak KARATAŞ/Malatya-Hekimhan
SOKAKTAKİ ÇIĞLIK
Betona yapışan yalın ayaklar! .
Işıktan kaçar, mehtaba sığınır..
Kaldırımlar yorgun düşer, uyuklar! .
Sokaklar ıssız, çocuklar kimsesiz..
Hani, nerede şefkat damarları?
Meğer, şehirde sevgi öksüz kalmış..
El açar çocuk, merhamet dilenir! .
Aşk ile rağbet bulmazsa bilenir..
Soğur yüreği, buz kesilir sokak! .
Senden kopan parçanın çığlığını,
Dinle! . Bu bir efkar türküsü değil..
Senin ellerinle yaktığın ateş!
Sokaktaki çocuk, garibim ülke..
Aynaya düşen resim yalan, yalan! .
Sorgusuz sualsiz taşmış kabından
İnilti gelir, kaldırım taşından..
Kaldırın bu ayıbı üzerimden! .
Bedrettin Keleştemur/Elazığ-Ağın
GÜNEŞİN DOĞUŞUYLA YAĞIYOR NUR
Güneşin doğuşuyla yağıyor Nur
Abdest al bekle arıyorsan huzur
Tövbeyle def olur işlenen kusur
Rabbine söz verdiysen sözünde dur
Seyret sararıp dökülen yaprağı
Semadan yere yağıyor kırağı
Vadesi gelenler mezar adağı
Geçeni unut takip et bu çağı
Hatırla Rabbin gece gündüzünü
Karanlık kuşatıyor yeryüzünü
Yiğitsen kapatma iki gözünü
Yerine getir verdiğin sözünü
Bilallar coşunca uykudan uyan
Uyumaz Ezanın sesini duyan
Unutma insansın Rahmani boyan
Ecrine ulaşır Kur'an okuyan
Huzura hazırlan olunca seher
Ailenle çoluk çocuk beraber
Bozulsun diline dolanan ezber
Alnına yazılmış beklenen kader
Namaz berekettir kıl hisseni al
Beslediğin kini sonsuzluğa sal
Yalana gıybete dilin kalsın lal
İcraatın olsun bitirir hayal
Mahmut ALDEMİR/Adıyaman-Çelikhan
ÇANAKKALE VE ŞEHİTLERİMİZ
| |
| |
| |
Çoktan ilan edilmişti seferber,
|
DURSUN BU ZULÜM
Ey şefkatsiz İsrail!
Bu dünya senin değil.
Durdur artık bu zulmü.
İnsan olduğunu bil.
Ey gaddar Netanyahu.
Vicdanın yok mu yahu.
Bu kıyımlar durmazsa.
Sızlar insanın ruhu.
Filistin dize gelmez.
Kem söze boyun eğmez.
Bu zulüm durmaz ise.
Allah sizi affetmez.
Gıyasettin GÜNEŞ Elazığ/Palu
EY KUL!
KAPILARDAN GEÇERKEN;
TÜRKLÜĞÜNÜ UNUTMA,
NE MUTLU TÜRK'ÜM DEMEK İÇİN..
CUMHURİYET'E SAHİP OL,
DEVLETİNİ SEVMEK İÇİN..
HAYATI DOĞRULUKLA KUR,
DOĞRUYU ÖĞRENMEK İÇİN..
İTİMADI KAYBETME,
İTİBARI KAZANMAK İÇİN..
KENDİNİ İYİ TANI,
CÜMLE ALEME TANITMAK İÇİN..
İNSANI SEVDİĞİNİ SÖYLE,
SEVGİYE ALIŞMAK İÇİN..
TOPLULUĞA KENDİNİ ADA,
SENİNLE OLAN İNSANLAR İÇİN..
İŞİNİ, AŞINI, BİLGİNİ PAYLAŞ,
PAYLAŞANLA OLMAK İÇİN...
Nusret DEMİRAL
SOM KİMSESİZLİK
Rüzgar geçmemiş bir dağ yamacı
İçimde eskimiş beklemekten
Zaman yama tutmaz
Uykusuz yollar gibi yıllar koynumda
Sağım solum ıssız, günün yarısı yok
Adım, adresim silinmiş günlüklerimden
Bütün vakitler uzak eski bir geceden
Aklıma takılı kalmış imlasız bakışların
Işık hızında kırılırken
İçine sığmadığım gurbet
Kendime geç kaldığım
Bütün vakitler som kimsesizlikten
Yusuf Çağlar/Manisa-Salihli